Mastodon
3 dk okuma süresi

👣 Nasıl Başladım?

Üniversiteye başlayacağım ve ilk defa uzun süre şehir dışında yaşayacağımdan dizüstü bilgisayar almam gerekti. Zaten çok oyun oynamıyordum ve oyun oynama hevesim de yoktu açıkçası. Normal doküman işlerimi halledebileceğim ucuz bir bilgisayar almak istedim. 4 GB RAM, 128 GB SSD depolama ve Intel'in bir işlemcisi...

Daha iyisini de almak isterdim elbette ama param yoktu. İyi ki de bunu almışım çünkü bütün işlerimi gördü. Bazen durup, daha iyisine gerçekten ihtiyacım var mı diye sormak da lazım ama bu konuya girersek hikayeden oldukça sapmış oluruz.

Eve geldim, bilgisayarı açtım ve içerisinde Windows 10 kuruluydu. Zaten hâlâ evde olduğum için şöyle kısaca bakıp bir iki program yükleyip masaüstüme geri döndüm. Karşılaşacağım sorunlar evde değil, üniversitede olacaktı.

Laptopumu uzun süre kullanmaya başlayınca duyarlılık sorunları olmaya başladı. Bir uygulamayı açma süresi çok uzun oluyordu ve sistemde donmalar yaşıyordum. Canım da çok sıkılmış olacak ki alternatifleri aramaya başladım. Böylece Linux'u ve özgür yazılım felsefesini keşfettim.

Birkaç Linux youtuberını izledikten sonra Manjaro kurma kararı aldım ve sonra koronadan dolayı evlere geldik. Tam kullanmaya başladığım sırada korona çıksaydı belki Linux'u bırakırdım ama biraz kurcaladığım için bende bir merak uyandırmıştı.

Zaten bundan öncesinde de veri mahremiyeti konusunda hep kafamda soru işaretleri vardı. Google konum verilerimi silip kapatmıştım ve kullandığım yazılımlar beni rahatsız ediyordu. Linux kullanmaya başlar başlamaz sistemde özgürlüğün ne demek olduğunu anlamaya başladım.

Evet sorunlarla karşılaştım ve çözmesi Windows'ta alıştığım yöntemden farklıydı ama hayatımda ilk defa bir sistemi kullanırken mahremiyetimden dolayı endişe etmiyordum. Sistemin bana ait olduğunu biliyordum.

Eve geldiğimde masaüstüme de Linux kurdum.

Tabii koronanın getirdiği boş vakitten ötürü, kişiselleştirmeler yaptım dağıtımdan dağıtıma atladım ve bu konuda sevdiğim içerik üreticilerini bol bol izledim. Bilgisayar kullanma heyecanım çocukluk yıllarımda bilgisayarı keşfettiğim zamanlara dönmüştü.

Karantina döneminde 3 karar aldım.

  1. Yazılım öğrenmeye başladım
  2. Piyano öğrenmeye başladım
  3. Youtube kanalıma içerik üretmeye başladım

Tabii bu üç karar birbirinden bağımsız olsa da üçü de hayatımda büyük ölçüde etki etti.

Önümüzdeki 2 yıl boyunca yazılım öğrenecek ve bir sorunu birden fazla biçimde nasıl çözebileceğimi anlayacaktım. Dahası bu çözümleri kendim yazacaktım.

Piyano öğrenmekse sesimi geliştirdi ve aynı zamanda bir şeye emek verdikçe karşılığını mutlaka alacağımı bir kez daha net bir şekilde bana gösterdi.

Youtube kanalı açmam öğretmeyi, anlatmayı, paylaşmayı ve konuşmayı ne kadar çok sevdiğimi bana bir kez daha hatırlattı.

Youtube'a başlarken çevremdeki birçok kişi kanalda yayınladığım konulara karşı ilgisizdi ve insanların pek izlemeyeceğini söylüyordu ama benim için önemli değildi.

Sadece ekran karşısına geçip tutkulu olduğum, sevdiğim konuları birileriyle paylaşabilmek benim için yeterliydi.

Elbette izlenme sayılarına bakıyordum ve bazen keşke daha fazla izlensem diyordum. Yine de benim için en önemli olan izlenme sayısı değildi. Ayrıca geçmişte yaşadığım deneyimlerden dolayı yeteri kadar düzenli olursam mutlaka ama mutlaka başarılı olacağımı biliyordum.

Ve oldu.

Başarının elbette birkaç boyutu var. Maddi olarak henüz başarıya ulaşmış sayılmayabilirim ama onu başaracağıma da eminim.

Bugüne kadar 1.5 milyon kişi videolarımızı izledi ve binlerce insan daha bilinçli bir teknoloji tüketicisi oldu.

Bilinçli bir teknoloji tüketicisi kavramını son zamanlarda biraz daha fazla söylediğimi duymuş olabilirsiniz. Nedeniyse, kanala ilk başladığım zamanlarda tam olarak ne yaptığımı veya ne yapmak istediğimi bilmiyordum. Sadece ekran karşısında sevdiğim konuları paylaşmak istiyordum.

Ancak daha sonrasında bugüne kadar yaptığım her şeyin kendi adıma daha bilinçli bir teknoloji tüketicisi olmamı sağladığını gördüm.

Teknolojik birçok terimi anlaması güç. Özellikle güvenlik, veri mahremiyeti gibi konularda. Bu konular benim hep kafamı karıştırıyordu ve daha iyi anlamak istemiştim.

Öğrendikçe bu bilgilerin daha da fazla yayılmasını arzuladım.

Hâlâ hayatımda daha bilinçli bir teknoloji tüketicisi olmaya çalışıyorum ve sizi de bu maceraya davet ediyorum...

111.111. abone de görüşmek üzere. :)